17 Ağustos 2009 Pazartesi

1999 MARMARA DEPREMİ

 

 

b-311855-deprem_1

 

 

 

              1999 Gölcük depremi (Marmara Depremi)

 

              17 Ağustos 1999 sabahı,yerel saatle 03.02 de gerçekleşen,Kocaeli Gölcük merkezli deprem, richter ölçeğine göre 7,5 şiddetinde olup,büyük çapta can ve mal kaybına neden olmuştur.

 

 

              Deprem,tüm Marmara Bölgesinde ve Ankara’dan İzmir’e kadar geniş bir alanda hissedildi.

 

 

              Resmi rakamlara göre 17 binden fazla ölü ve 24 bine yakın yaralı oldu.Yüzlerce kişi sakat kaldı. Binlerce konut ve iş yeri hasar gördü.

 

              Resmi olmayan bilgilere göre, 50 bin ölü, on bine yakın yaralı oldu. Yaklaşık olarak 16 milyon insan depremden,çeşitli düzeylerde etkilendi.

 

               17 Ağustos depremi,gerek büyüklük,gerek etkilediği alanın genişliği,gerekse sebep olduğu maddi kayıplar açısından yüzyılın en büyük depremlerinden biridir.

              

                ……………………..

 

                Bu geçen 10 yıl içinde, yeni bir depreme karşı ne gibi önlemler alındı?

 

 

                Depremde hasar gören binalar ne derece sağlıklı onarıldı, onarıldı mı? Ya da boşaltıldı mı?

 

 

                İnsanlar deprem konusunda ne kadar eğitildi?

 

 

               Yapılan binalar, yeni bir depreme karşı ne kadar dayanıklı?

 

 

               Olası bir depremde ilk yardım konusu çözüme ulaştı mı?

 

 

               Olası bir depremde,deprem bölgesinin güvenliği için alınması gereken önlemler hazır mı?

 

               Aradan on yıl geçti ve bir anne,  depremden sağ olarak kurtulduğunu görenlerin olduğu, kayıp kızını arıyor hala.

              Ölenlerin bilekleri kesilerek bileziklerinin çalındığı haberlerini  duymuştuk deprem sonrasında.

              Deprem bölgesine giden yardım kamyonlarının yolda çevrilerek içinin boşaltıldığına tanık olanlar vardı.

 

 

              Eğer güvenlik hemen sağlanabilmiş olsaydı bu gibi olaylar yaşanmayacaktı.

 

 

              Diyelim, on yıl evvel hazırlıksız yakalanmıştık depreme, ki bu mazeret olamaz. Biz bir deprem ülkesiyiz her zaman hazırlıklı olmak durumundayız.

 

 

              Şimdi,10 yıldır Marmara’yı etkileyecek olası büyük bir depremden bahsedilirken, tüm bu hazırlıkların tamamlanmış olması gerekmez mi bunca yıldır? Sadece Marmara için değil tüm yurtta.

 

 

              Bir kez daha böyle bir acı yaşarsa bu ülke bunun hesabını kim verecek?

 

 

              Deprem doğal bir afettir. Allah’tan geldi, sandığımızdan da yıkıcı oldu. Yapacak birşey yok deyip, sıyrılacak mı yetkililer?

 

 

               Tekrar aynı acıyı  yaşamamak için, gerekli önlemlerin alınmış olduğunu ummak istiyorum…

25 yorum:

Belgin dedi ki...

Cinar ablam, bastakiler kendileri icin önlem almislardir, ama halk icin önlem alindigina benim hic inanasim gelmiyor..
Tek dilegim, Allahim kimseye bir daha böyle felaket yasatmasin, kaybettiklerimiz icinde Rabbimden rahmet diliyorum.

Sevgilerimle

NALAN dedi ki...

Kaybettiklerimiz için Allah'tan rahmet diliyorum bir daha böle bir felaket yaşatmasın Allah'ım ..

Sevgiler.

Asuman Yelen dedi ki...

Bu ülkede "gereken bütün önlemler alındı, artık korkmadan gelecek olan depremi bekleyebiliriz" diyebilecek tek bir Allah'ın kulu olduğunu zannetmiyorum.Toki binalarının hali ortada. Depremzedelerin konutlarına bürokratlar (o yüksek maaşlı adamlar)itiş kakış el koymaya çalışıyorlar. Herkes kişisel rant peşinde. Belediyelerde ruhsatlar hala leblebi gibi dağıtılıyor. Seçim zamanı alelacele çıkılan gecekonduların haddi hesabi yok.
Allah yardımcımız olsun demektem başka yapacak bir şey yok.

Sevgiler Çınar'cım...

guguk kuşu dedi ki...

Bazen imtihanlar çookkk ağır olabiliyor. Rabbim bir daha göstermesin. Bu kaybı yaşayanlara sabırlar diliyorum.

ramazan dedi ki...

bu depremi çengelköy'de beş katlı bir binanın birinci katında yaşamıştık.ailecek bulunduğumuz bu bina çok ta sağlam bir bina değildi.binanın sesleri hala kulaklarımda.pestil gibi olmamıza ramak kalmıştı.ama teğet geçti.
kaybettiklerimize rahmet diliyorum.binaların kurallara uygun olamayan ruhsatların,inşaatlarına izin verenler nasıl uyku uyuyorlar bilmiyorum.:(

Çınar dedi ki...

Belgin'cim; ona ne şüphe? Tabi ki kendi tedbirleri tamdır. Geri kalan kimin umurunda?

Allah hepimizin yardımcısı olsun. Birdaha böyle acılar yaşamayalım inşallah.

Sevgiler canım

Çınar dedi ki...

Nalan'cım, Amin canım.Allah bir daha yaşatmasın. Kaybettiklerimize Allah rahmet eylesin.

Sevgiler

Çınar dedi ki...

Asu'cum; tabi ki, kimse böyle bir iddiada bulunamaz.Burası Türkiye. Tüm önlemlerin alınması birçok deliğe çomak sokmayı da getirir beraberinde, bu da bir sonraki dönemde de o koltuğa oturmayı planlayan hiçbir siyasinin işine gelmez. Toki evleri:) Toki binalarında ev almak için, evi barkı olan maddi durumu çok iyi siyasi ve bürokratlardan gerçek ihtiyaç sahibi halka sıra gelmesi pek mümkün görünmüyor.

Evet, Allah yardımcımız olsun, başka birşey gelmiyor elimizden

Sevgiler

Çınar dedi ki...

Guguk Kuşu'm ; Amin canım, inşallah böyle bir acıyı bir daha yaşamayız.

Sevgiler

Çınar dedi ki...

Ramazan Bey; Hakikaten teğet geçmiş.Unutması çok zor büyük bir felaketti Allah bir kere daha yaşatmasın.

Uyku uyumak bir yana,çıkıp TV de "Ben mi yaptım depremi,Ne yapayım doğal afet" diye konuşuyordu,şu müteahhit Veli Göçer. Gerçi o da günah keçisi seçilmişti ya. Sadece o mu vardı o zamana kadar bina yapan? diye de düşünülebilir. Ama sonuçta suçlular cezalarını çekmeliler.İnsan hayatı bu kadar ucuz olmamalı.

Sevgiler

aysegul dedi ki...

Canım Çınar Ablacığım,böyle bir felaketi tanrım bir daha göstermesin.Sorumsuz insanlar nasıl rahat uyuyorlara ama.Nasıl korkmuştum bilemezsin:(( Of ya çok sıkıcı.

Kucak dolusu sevgilerrr

Zeugma dedi ki...

Ülkenin en önemli sorunu bu bence. Birinci derecede önemli. 5 dakika sonra ne olacağımızı bilemiyoruz.
Nitekim o dönemde uyandığım her sabah ''Allahım, deprem olmamış, ölmemişiz'' diyebilecek kadar kanıksamıştım hem depremi hem ölümü.
Geçen 10 yıl boyunca her şey unutuldu.. İnsanlar yine süsüne püsüne bakıp ev satın alıyor. Yapım tarihi ve Deprem Yönetmeliği'ne göre olup olmadığı kimseyi ilgilendirmiyor.
Çok önemli bir konuya el atmışsın Çınar Hanım, kanayan bir yara bu.Söylenebilecek o kadar çok şey var ki daha..
10 yıl önceki bu depremdeki o insanlar hala kendilerine gelemediler.Acılar çok büyük..Ölenler için ben de Allah'tan rahmet diliyorum..
Bu duyarlı yazın için de teşekkürlerimi iletiyorum..
Sevgimle..

Çınar dedi ki...

Haklısın canım. Allah bir kez daha yaşatmasın böylesi bir felaketi.
Para kazanma hırsları o kadar ağır basıyor ki bu insanların,sorumluluk duyguları ve insan sevgileri olmuyor haliyle...


Sevgiler tatlım

Çınar dedi ki...

Zeugma'cım; o dönemde açılan yaralar hala kapanmadı. Hala dün olmuş gibi acı çektiklerini söylüyordu akşam TV de depremde yakınlarını kaybetmiş evleri yıkılmış insanlar. Yüreklerdeki yangının yanısıra hala vadedilen evlere sahip olamamış insanlar var. Yine haberlerde deprem konutu olarak yapılan evlerden çıkarıldıklarını söylüyordu insanlar. Onların yerine bürokratlara verilecekmiş evler:(

Senin de söylediğin gibi,İnsanlarda eğitimli değiller başlarına geleni unuttular ve dış görünüşe önem veriyorlar ev alırken ne yazık ki.

Evet bu konuda söylenecek çok şey var...

Allah bir daha yaşatmasın demekten başka birşey gelmiyor elimizden

Sevgiler

aslan dedi ki...

Bu deprem biz de Bayramoğlu'ndaydık.Tv'de bir tartışma programı seyrediyordum. Aniden büyük bir patlama ile sarsıldık.
Camdan yansıyan bir ateş topunun denizden göğe yükseldiğini hayal meyal gördüm.O saniyeler içinde,kütüphane devrildi,elektrikler gitti.Önce elektrik trafosunun patladığını düşündüm.İnsanlar dışarı kaçarken eşim uyandı,aşağıya on dakika sonra inebilmiştik.Yukarıda yapılan yorumlara katılıyor,
ölenlere rahmet diliyorum.
Selam ve dostlukla...

Yaşamın kıyısında dedi ki...

Sevgili Çınar,
Günlerdir yıldönümü dolayısiyle tv'lerde yer veriliyor, üç beş gün sonra yine eski tas eski hamam misali olur.
İzmit depremi hazırlıksız değildi. Deprem geliyorum demişti de!!
Deprem öncesi tüm bilim adamları "deprem yakın" dite bağırdılar, hatta izmit'de kağıt bastırım sokaklarda dağıtıldığını duydum. Ama umursamazlık!!!
İlgililer bugün de aynı şekilde umursamazlık içinde ne yazık ki. Bizler ne yapabiliriz? ancak kendimiz için ne yapabiliriz düşüncelerimizi oluşturuyoruz. O da ne kadar? onuda bilmiyorum. Ben ve eşim bu konuda çok düşünüyor ve nerdeyse karamsarlığına düşüyoruz.
Bu akşam ki konu yine bununla ilgiliydi. Evde olursak böyle yapalım, dışarda olma ihtimalimizi,
etrafda düşecek birşey varmı? gibi.
Çok duyarsız bir milletiz, yazın için çok teşekkürler.Unutulmaması gerek bunların. "Allah korusun" muhakkak ki! ama Allah'ın verdiği akılı kullanmak bizim işimiz değil mi?
Bir sürü şey yazdım, ne yazdığımın da farkında değilim ama gerçekten bu konu çok önemli, herkes için...
Sevgiler...

sünter dedi ki...

evgili Cinar,
Depremde ölenler Allah rahmet eylesin,yakinlarina da sabir versin.
Ates düstügü yeri yakiyor.
Benim bir yakinimin enistesi kaybolanlarin arasinda.
Adam Karstan bir bayii toplantisi icin gelmis.Kaldiklari otel cökmüs.Ne ölüsü ne dirisi bulunamadi.
Karisi hala bekliyor.Onu ikna edemiyorlar öldügüne.
TV haberlerine göre insanlara hibe edilen evleri bile geri aliyorlarmis.Sende bahsetmissin.Nasil üzücü bir durumdur bu böyle.O insanlara bir yikim daha.

Önlem alindiginida hic zannetmiyorum.Sadece belki halk biraz daha bilicli olmustur.En azindan bir kismi.

Sevgiler

Çınar dedi ki...

Asln Bey; Çok geçmiş olsun. Hafif atlatmışsınız.
Ben tatildeydim.Hiç hissetmedim depremi ama elektrikler kesikti akşamdan beri.Gece tam depremin olduğu saatte, prize takılı olan cep telefonumdan carrrr diye müthiş bir ses çıktı.Uyuyamamıştım zaten o saate kadar.Çok tuhaf bir geceydi.İçim sıkılıyordu. Sabah eşim aradı haber verdi Ankara'dan. Ankara bile çok Sallanmış.

Allah bir daha yaşatmasın
Sevgiler

Çınar dedi ki...

Nur; Aynen canım 3-5 gün anlatırlar sonra hepsi unutulur.Taa ki seneye 17 ağustosa kadar:(

Bir sürü şey yazmışsın ve hepsi de çok doğru canım.Halk da duyarsız yetkililer de.Yetkililer koltuğunun peşinde,kimse deliğe çomak sokmak istemez çünkü alınması gereken köklü çözümler birilerini rahatsız edecek.Seçim kaygısıyla 3 kat olması gereken yerde 5 katlı bina yapımına izin verilmesi gibi.

Söylediğin gibi, birey olarak bizler, ancak kendimiz için ne yapabiliriz onu düşünebiliriz. Gerisi için Allah yardım etsin, demekten başka ne yazık ki birşey gelmiyor elimizden:(

Sevgiler

Çınar dedi ki...

Sünter'im; Haklısın ateş tüştüğü yeri yakıyor. İnsanlar hala bu travmayı atlatabilmiş değiller.Bazıları tüm ailelerini kaybettiler. Bizim de öyle bir tanıdığımız var.Eşi ve iki oğlunu kaybetti depremde.Kendisi istanbul'a gitmişti o gün akşam, o nedenle kurtuldu. Arkalarından çok yaşayamadı.Onu da kaybettik.
Sayısız insan kayboldu depremden sonra. Organ mafyası tarafından kaçırıldığı söylendi,depremde yaralı ya da yakınları olmayanların.
Evet deprem doğal afet ama insanların bu afeti en az hasarla atlatabilmesini sağlamakta yetkililerin işi.

Ben de, önemli önlemler alındığını sanmıyorum ne yazık ki depremle ilgili:(

Sevgiler

zühre dedi ki...

yaradan bir daha göstermesin diyecem ama bu bir tabiat örneğidir 30 yılda fay patlıyacaktır bundan sonra hafif yarasız beresiz olarak geçirelim diyom yetkililer hiç bir şey yapmamışlar aynı tas aynı hamam kendilerine villalar yapmışlar
onlarıda yaratan görüyo yazık dar gelirli vatandaşa sizede çok teşekkür dile getirdiniz.

NALAN dedi ki...

Ödülün ve mimin var haberin ola ÇINAR..
:):):)
sevgiler...

Çınar dedi ki...

Nalan; Hemen bakıyorum

Çınar dedi ki...

Motali; haklısınız bu bir tabiat olayı tekrar olacaktır. Önemli olan buna karşı tedbirli olmak.

Allah bir daha böyle acılar yaşatmasın

Sevgiler

ramazan dedi ki...

son yazımda size bir ödül var.bloga beklerim.sevgiler.